rinde; B hücreleri kemik ili¤i ve lenf dü¤ümlerinde) geliflirler. Dolafl>mdaki lenfositler bütün lenfositleri de¤il, daha çok öz- gül nedenlerle dolafl>mda bulunan belirli alt kümeleri temsil ederler (Tablo 21-1). relerinden (%70-80) meydana gelirler. Bu hücreler lenf dü- ¤ümlerinde bulunan özelleflmifl postkapiller venüllerden ç>- karak kandan ayr>l>r, lenf dü¤ümünün içinden geçer ve len- fatik damarlar arac>l>¤>yla tekrar geri dönerler. T hücreleri vücutta perivasküler dokularda da bulunurlar; bu hücreler normal koflullarda aylar, hatta y>llarca yaflayabilirler. Ba¤>- fl>kl>k sistemindeki rollerinin, belirli bir antijene karfl> geli- flen ba¤>fl>kl>¤>n bütün vücuda yay>lmas> oldu¤u düflünül- mektedir. vermemektedir. Kanda bulunan B hücrelerinin ço¤unun fark- l> bir B hücresi s>n>f>na ait oldu¤u yönünde kan>tlar bulun- makla birlikte bu henüz kesinleflmemifltir. B hücreleri lenf dü- ¤ümündeki hücrelerin yaklafl>k %50'sini meydana getirdikle- rinden, dolafl>mdaki az say>da B hücresi muhtemelen özel bir amaca hizmet etmektedir. Kandaki B hücreleri otoimmünite ile iliflkilendirilen CD5 hücrelerine farkl>laflt>klar> zaman art>k dolafl>mda de¤il lenfo- id dokularda ve kemik ili¤inde bulunurlar. hücrelerininkine benzer antijenlere ve ifllevlere sahiptirler. Bu hücreler T ve B hücrelerininkinden daha az antijene-özgül bir ba¤>fl>kl>k tipine arac>l>k ediyor olduklar> izlenimini vermekte olup, ba¤>fl>kl>k belle¤ine de sahip de¤ildirler. Bu hücrelerin T ve B hücrelerinden daha ilkel olduklar> düflünülebilir. Bunun- la birlikte, NK hücreleri viral enfeksiyonlara ve baz> tümörle- re karfl> bafll>ca konak savunma mekanizmas>n> meydana geti- riyor olduklar> izlenimini vermektedir. A¤>r NK ifllev bozuk- lu¤u olan çok az hastan>n saptanm>fl olmas>, bu hücrelerin ko- nak savunmas>ndaki öneminin ifadesi olabilir. NK hücreleri- nin yaflam süresi ve dolafl>m kal>plar> iyi bilinmemektedir. nellikle anlaml> bir lenfopeni veya lenfosit ifllev bozuklu- yonlar> hipogamaglobulineminin efllik etti¤i veya etmedi¤i bir antikor üretim bozuklu¤unu düflündürürler. Karmafl>k bir bakteriyel antijene özgül olsa bile, bir antikor genellikle dola- fl>mdaki antikorlar>n %10'undan çok daha az>n> oluflturdu- ¤undan, toplam immunglobulin düzeyini ölçmek suretiyle özgül antikor üretim bozuklu¤unu saptamak güçtür. Gerçek- te, ço¤u ba¤>fl>kl>k yetersizli¤i formunda di¤er immunglobulin düzeylerinin yükselmesine yol açan bir geribildirim mekaniz- mas>n>n devreye girmesiyle hastalarda yüksek immunglobulin düzeyleri de ölçülebilmektedir. ¤unu düflündürür. Herhangi bir antijene tepki veren T hücre- lerinin say>s> toplam T hücre havuzunun çok küçük bir bölü- münü oluflturur ve böylece lenfopeni veya herhangi bir T hüc- re alt kümesindeki azalma derin T hücre bozukluklar>n> yan- s>tmayabilir. Bu nedenle ba¤>fl>kl>k yetersizli¤i oldu¤undan kuflkulan>lan bir hastada klinik de¤erlendirme, enfeksiyonla- r>n do¤as> ve s>kl>¤> ile ilgili ayr>nt>l> bir t>bbi öyküye, olas> bir genetik bozuklu¤u ayd>nlatmaya yönelik aile öyküsüne ve bir lenfoproliferatif bozuklu¤a iflaret eden semptom ve belirtiler aç>s>ndan yap>lacak dikkatli bir muayeneye dayanmal>d>r. lökosit formülünü, kandaki bafll>ca lenfosit alt kümelerinin ölçümünü ve bafll>ca immunglobulin s>n>flar>n>n nicel ölçüm- lerini kapsamal>d>r. Kanda lenfosit alt kümelerinin da¤>l>m> ve her bir alt kümedeki mutlak hücre say>s> Tablo 21-1'de göste- rilmifltir. Lenfosit say>s>n>n 1,500/ normal olsa bile, bir veye daha fazla lenfosit alt kümesinin ek- sikli¤i anlaml> bir ba¤>fl>kl>k yetersizli¤ine yol açabilir. aç>s>ndan görece duyars>zd>r. Ba¤>fl>kl>k sisteminin özgül anti- kor oluflturma yetene¤inin daha duyarl> bir ölçüsü hastan>n karfl>laflm>fl oldu¤u bilinen antijenlere karfl> üretilmifl antikor- lar>n miktar> belirlenerek elde edilebilir. Bu, bilinen enfeksi- yon etkenlerine (Candida, kabakulak, rubella, Epstein-Barr, herpes veya sitomegalovirüs) karfl> geliflen antikor titrelerini veya aktif ba¤>fl>klama (Pneumovax, tetanoz toksoidi, hepatit B) öncesinde ve sonras>ndaki antikor titrelerini ölçerek yap>- labilir. PPD gibi antijenlerle yap>lan deri testleri kullan>labilir, fakat bunlar>n yorumlanmas> çok özneldir ve yan>tl>l>¤>n olmama- s> özgül bir ba¤>fl>kl>k bozuklu¤undan çok enflamatuar yan>- t>n genel olarak bask>lanm>fl oldu¤una iflaret ediyor olabilir. T hücrelerinin fitohemagluttinin gibi mitojenlere, tetanoz toksoidi gibi çözünebilir antijenlere veya allojeneik T hücre- lerine (karma lenfosit say>n>t) yan>t olarak geliflen in vitro ço¤alma yetene¤i T hücre ifllevinin daha nicel ve tekrarlanabilir bir ölçüsüdür. T hücrelerinin in vitro karfl>- laflma sonras>nda allojeneik hücreleri imha edebilme yetene- ¤i (hücre arac>l>kl> lenfoliz olarak adland>r>l>r) onlar>n anti- |