background image
Kan transfüzyonu yirminci yüzy>l bafllar>nda kan grubu anti-
jenlerinin, kan grubu tayin yöntemlerinin ve vericiyle al>c>n>n
efllefltirilmesini sa¤layan yöntemlerin keflfedilmesiyle birlikte
uygulanabilir hale gelmifltir. Bunu izleyerek eritrositlerin da-
ha iyi korunmas> için güçlendirilmifl antikoagülanlar, kan>n
fraksiyonlanmas>na imkan veren biyo-uyumlu plastik torba
sistemi, hastal>k bulaflmas>n> önlemeye yönelik genifl tetkik
olanaklar> ve kan bilefleni tedavisi ile ilgili modern kavramlar
gelifltirilmifltir. Transfüzyon uygulamas> art>k e¤itimli bir kli-
nik hekiminin bütün hünerlerini ortaya koymas>n> gerektiren
karmafl>k bir tedavi disiplini haline gelmifltir. Kan bilefleni te-
davisi hiçbir zaman hafife al>namaz ve yaln>zca gerekli olmas>
durumunda ve klinik durum dikkatli bir flekilde de¤erlendi-
rildikten sonra uygulanmal>d>r.
Transfüzyon her zaman klinik soruna yönelik olmal>d>r
(kan kayb>, anemi, trombositopeni, koagülopati). Yaln>zca en
uygun kan bileflen(ler)i istenmeli ve transfüze edilmelidir
(Tablo 38-1). Hastan>n özel gereksinimlerinin de dikkat al>n-
mas> gerekir (örn. ba¤>fl>kl>k sistemi bask>lanm>fl olan bir has-
tada transfüzyonla iliflkili GVHH [T<-GVHH] geliflmesinden
kaç>nmak için yaln>zca >fl>nlanm>fl ürünler kullan>lmal>d>r).
Verici ürünü ile al>c> aras>nda efllefltirme yap>l>rken meydana
gelebilecek hatalar>n önlenmesi ve transfüzyon reaksiyonlar>-
n>n fark edilmesi ve tedavisi konusunda çok dikkatli olmal>-
d>r. Bu önlemler tedavi hizmeti veren bütün hekim ve hemfli-
relerin sorumlulu¤undad>r.
G
TAM KAN
Tam kan transfüzyonunun yerini büyük ölçüde kan bilefleni
replasman> alm>flt>r. Fakat baz> kan merkezleri büyük hacim-
li kan kay>plar>n>n tedavisi için tam kan veya "modifiye edil-
mifl" tam kan (trombositleri uzaklaflt>r>lm>fl tam kan) sa¤laya-
bilmektedir. Tam kan kullan>m> zamandan tasarruf edilmesi-
ni sa¤layabilir, daha ucuzdur ve al>c>n>n daha az say>da verici
ile karfl>laflmas>n> sa¤lar. Masif kan kayb> olan hastalarda mo-
difiye tam kan plazmadaki p>ht>laflma faktörü düzeylerinin
sürdürülmesini sa¤layabilir, fakat trombositlerin ayr> olarak
verilmesi gerekir. Masif kanama veya travmalarda tam kan in-
füzyonunu taklit eden kan bilefleni transfüzyonunun (yani 1
ünite eritrosit için 1 ünite plazma) morbidite ve mortalite aç>-
s>ndan daha iyi sonlan>mlar sa¤lad>¤> yönündeki kan>tlar gi-
derek artmaktad>r.
G
ER
Eritrosit transfüzyonu nedeninden ba¤>ms>z olarak aneminin
tedavi edilmesi ve dokulara daha fazla oksijen sa¤lanmas> için
kullan>l>r. Bir ünite eritrosit süspansiyonunun içinde 450 ml
tam kanda bulunan bütün eritrositler (~200 mL eritrosit) ve
130 mL plazma/asit sitrat dekstroz (acid dextrose citrat-ACD)
solüsyonu bulunur (hematokrit de¤eri yaklafl>k %60't>r). Bir
ünite eritrosit süspansiyonunda HLA antijenlerine karfl> allo-
immunizasyon geliflmesine ve depolanma ile birlikte sitokin
düzeylerinin febril transfüzyon reaksiyonu oluflturacak flekil-
de artmas>n> sa¤lamaya yetecek kadar lökosit ve trombosit de
vard>r. Bu nedenle ço¤u kan bankas> ve transfüzyon merke-
zinde baflka eritrosit ürünleri de bulunur:
· Lökositleri azalt>lm>fl eritrosit süspansiyonu: Eritrosit
üniteleri bir mikrofiber filtreden geçirilirken lökositlerin
%99.9'u ve eritrositlerin de %15-20'si kaybedilir. Bu ad>m
HLA alloimmunizasyonu, sitomegalovirüs (CMV) bulafl-
mas> ve hücreler depolanma öncesinde filtreden geçiril-
mifllerse, sitokinlere ba¤l> febril reaksiyon geliflme riskini
azalt>r. Önceden tekrarlayan febril reaksiyonlar> olan has-
talarda ve uzun süreli transfüzyon deste¤i gerektiren has-
KAN B
TEDAV
38
IV. KISIM
Transfüzyon T>bb>