BESLENME VE MALNUTR n>n iyileflmesinde anahtar rolü oynar. YBÜ'de yatan hastalarda kas y>k>m>n>n derecesi ve kilo kayb> uzun süreli yaflam ile ters iliflki gösterir. Bununla birlikte, beslenme durumunun bozuldu¤u yo¤un bak>m has- talar>nda destekleyici parenteral beslenme tedavisi- nin anabolizmay> artt>rmad>¤> gösterilmifl olup, ka- tabolik durumu ortadan kald>rmas> daha etkili teda- vi stratejisi olabilir. Geleneksel beslenme deste¤inin kullan>m> ve yo¤un bak>m ünitelerinde kullan>lan daha yeni beslenme tekniklerinin rolü bu bölümde tart>fl>lacakt>r. Metabolik ve Besinsel Deifliklikler akut faz cevab> zedelenmeye karfl> vücut savunmas>n>n en temel özelliklerinden birisidir. Filogenetik olarak, bu cevap oluflan cevaplar>n en ilkeli olarak kabul edi- lebilir ve travma, yan>k ya da infeksiyonlardan kaynak- lanan zedelenmeler birbirine benzer. Akut faz cevab>, amino asit da¤>l>m>ndaki ve metabolizmas>ndaki de¤i- flikler, akut faz globülin sentezindeki art>fl, artm>fl glu- koneogenez, serum, demir ve çinko seviyelerinde azal- malar ve artm>fl serum bak>r ve seruloplazmin seviye- lerini içerir. Atefl ve negatif azot dengesi bu de¤iflik- liklerin sonucu olarak ortaya ç>kar. ne¤in,akci¤erde meydana gelen bir infeksiyöz süreç, monositleri etkileyip infeksiyon alan>nda makrofajlara dönüflümünü sa¤layacakt>r. Makrofajlar sitokinler ve peptidler olarak bilinen proteinleri salg>layacaklar, bu proteinler lökositleri etkileyip çeflitli zedelenme türle- rine karfl> oluflan inflamatuvar cevab> bafllat>rlar. Tü- mör nekrozis faktör- zini inhibe edip, akut faz proteinlerinin sentezini uya- r>rlar. Akut faz proteinlerinden (1) C-reaktif protein fagositozu uyar>r ve hücresel immün cevab> düzenler; (2) azalt>r, ve (3) kor üretimini devam ettirir ve gronülopoezi uyar>r. TNF- pik hormon sal>n>m>n>n bafllang>ç uyar>m>ndan ve ta- kiben serum kortizol düzeyinin yükselmesinden so- rumludurlar. men ço¤u hastalar hiperglisemiyle seyreden insülin di- renci sendromu olufltururlar. Yeni tespit diabeti olan hastalar ( mg/dl'den fazla olmas> ile tan> konulur) daha önce bi- linen diabeti olan hastalarla karfl>laflt>r>ld>¤>nda hasta- ne ve yo¤un bak>m mortaliteleri artm>flt>r. Yeni tespit diabetik hastalar önceden tan> alan diabetik hastalarla karfl>laflt>r>ld>¤>nda hastane mortaliteleri %3-16 ora- n>nda artm>flt>r. Bu hastalar>n yo¤un bak>m mortalite- si 3 kat daha fazlad>r (%30'a karfl> %10). Yeni tespit diabetik hastalar bilinen diabetiklerle ayn> düzeyde hasara sahiptiler. Mortalitenin yüksek olmas>n>n nede- ni artm>fl glukoz konsantrasyonunun proinflamatuvar etkisine ba¤l> olabilir. tik glukoz üretiminde artma ile birliktedir. Sepsis ve yaralanmalarda kan glukozundaki art>fl>n karaci¤erde glukozun fazla üretimine ba¤l> oldu¤u yak>n zamanda gösterilmifltir. |