background image
Kandaki iyonize kalsiyum düzeyi PTH sekresyonu-
nun en h>zl> uyaran> olmas> nedeniyle, kronik böbrek
yetmezli¤indeki de¤iflikliklere ba¤l> ortaya ç>kan hipo-
kalsemi afl>r> PTH sekresyonuna neden olmaktad>r. Re-
nal 1-25 dihidroksivitamin D, intestinal kalsiyum emi-
limini art>rarak, kemikten kalsiyum sal>n>m>n> h>zlan-
d>rarak ve renal tubuler kalsiyum reabsorbsiyonunu sa¤-
layarak, serum kalsiyum düzeylerinin normal aral>kta
kalmas>n> sa¤lamaktad>r. Renal fonksiyonlarda bozul-
ma ortaya ç>kt>kça, mineral metabolizmas>ndaki genifl
çaptaki de¤iflikliklerle beraber renal kalsitriol yap>m> da
progresif olarak azal>r. Her ne kadar 1-25 dihidroksivi-
tamin D düzeyleri renal fonksiyonlar>n evrelerinde çe-
flitli de¤ifliklikler gösterse de yetmezlik düzeyi ilerle-
dikçe yap>m>nda giderek azalma ortaya ç>kt>¤> bilin-
mektedir. Orta derecede ve ileri evre renal yetmezlikli
hastalar>n ço¤unda intestinal kalsiyum emilimindeki
bozulmaya ba¤l> olarak serum kalsiyum konsantrasyon-
lar>nda >l>ml> bir düflüfl meydana gelmektedir. nal vitamin D reseptörlerinin üretimindeki azalma da
hipokalsemi oluflumuna neden olan bir di¤er faktördür.
nda ortaya ç>kan
PTH'nun kalsemik etkilerine karfl> oluflan kemik di-
renci de, serum kalsiyum düzeylerinin normal aral>kta
tutulmas>n> engellemektedir. Sonuçta kronik böbrek
yetmezlikli hastalarda normal biyolojik cevab> alabil-
mek için daha yüksek serum PTH düzeyine gereksi-
nim vard>r.Vitamin D metabolizmas>ndaki anormal-
likler ve vitamin D reseptörlerinin sal>n>m>ndaki de¤i-
fliklikler de bu anormalliklere katk>da bulunmaktad>r.
Kalsitriolun hücre proliferasyonunun önemli bir in-
hibitörü olmas> nedeniyle renal 1-25 hidroksi vitamin D
üretimindeki bozuklu¤un ve vitamin D reseptörlerinin
ekspresyonundaki azalman>n, kronik böbrek yetmezlikli
hastalarda, paratiroid hiperplazisinin geliflmesinde etkili
oldu¤u düflünülmektedir. Vitamin D reseptör ekspresyo-
nu, noduler yap>da hiperplazi gösteren paratiroid dokula-
r>nda belirgin olarak azalmakla birlikte yayg>n esas hücre
hiperplazisi olan bezlerde bu azalma daha az görülmekte-
dir. Bunun yan> s>ra, noduler tip paratiroid hiperplazisin-
de glanduler büyüme genel olarak daha fazla olmaktad>r.
Paratiroid bez hiperplazisinin geliflimi ve ilerleme-
si renal sekonder hiperparatiroidinin oluflumunda
önemli bir yer tutmaktad>r. Paratiroid bezin apoptozis
h>z>n>n düflük olmas> ve paratiroid hücrelerin yar> öm-
rünün 30 y>ldan fazla olmas> sebebiyle, paratiroid bez
hiperplazisi bir kez olufltu¤unda geri döndürülmesi ol-
dukça zordur. Paratiroid bez fonksiyonunu de¤erlendi-
ren klinik çal>flmalar göstermifltir ki, ileri evre renal yet-
mezli¤i olan hastalarda parartiroid bezindeki fonksiyo-
nel farkl>l>klar bazal plazma PTH seviyelerinde genifl
varyasyonlara neden olmaktad>r. Afl>r> büyümüfl parati-
roid bezinden sentezlenen PTH, kalsiyumun düzenledi-
¤i PTH sekresyonunun bask>lanamayan kompenenti
nedeniyle kontrolsuz hale gelmekte ve sonuçta ileri ev-
re kronik böbrek yetmezli¤i olan hastalarda hiperkalse-
mi ve progresif kemik hastal>¤>na neden olmaktad>r.
Fosfor retansiyonu ve hiperfosfateminin, sekonder
hiperparatiroidizimin patogenezinde rol oynayan
önemli faktörler oldu¤u uzun zamand>r bilinmektedir.
Son dönem böbrek yetmezli¤i oluflturulmufl deney
hayvanlar>nda, glomeruler filtrasyon h>z>ndaki (GFH)
azalma ile orant>l> olacak flekilde diyetteki fosfor al>m>
k>s>tland>¤>nda bu hastal>¤>n önlenebildi¤i gösteril-
mifltir. Diyette fosfor k>s>tlamas> ayn> zamanda orta
derecede renal yetmezli¤i olan hastalarda da plazma
PTH seviyesinde azalma sa¤lamaktad>r.
Fosfor retansiyonu ve hiperfosfatemi, sekonder hi-
peparatiroidi oluflumuna birkaç yolla neden olur. Se-
rum fosfor konsantrasyonundaki ciddi yükselmeler
plazmada çözülebilir kalsiyum fosfor komplekslerinin
oluflumuna neden olur, iyonize kalsiyum konsantras-
yonunu azalt>r ve bu yolla PTH sekresyonunu uyar>r.
Fosfor art>fl>, renal 1
-hidroksilaz aktivitesinin direkt
olarak azalmas>na ve böylece 1-25 dihidroksi vitamin
D sentezinin azalmas>na neden olur. Hem renal yet-
mezlik hem de fosfor retansiyonu, PTH mRNA stabi-
litesini ve hormon sentezini posttranskripsiyonel fazda
etkilemektedir. Sonuç olarak, fosfor birikimi hücre
siklus regulasyonu ve paratiroid hücre proliferasyo-
nunda yer alan faktörlerin ekspresyonunu de¤ifltirerek
paratiroid bez hiperplazisini art>rmaktad>r.
Renal yetmezli¤i olan hastalarda daha yüksek oran-
da PTH oluflmas> nedeniyle, sekonder hiperparatiroidi-
li hastalarda iskelet sistemi bulgular>, primer hiperpara-
tiroidisi olan hastalara göre daha belirgindir. kronik böbrek yetmezli¤i olan ve sekonder hiperparati-
roidizm geliflen hastalarda tipik olarak serum PTH dü-
zeyi normal düzeylerin 5-10 kat> artm>flt>r ve bazen bu
art>fl normalin 20-40 kat>na kadar olabilmektedir.Pri-
mer hiperparatiroidili hastalar>n büyük ço¤unlu¤unda
ise serum PTH düzeyi normalin 2-3 kat> artmaktad>r.
Diyaliz tedavisi gören ileri evre kronik böbrek yet-
mezli¤i hastalar>n>n tersine, orta derecede renal yet-
mezli¤i olanlarda, sekonder hiperparatiroidinin histo-
lojik bulgular>n>n ortaya ç>kmas> için PTH düzeyinde-
ki orta derecede yükselmeler yeterli olabilmektedir.
Orta ve ileri evre renal yetmezlikli hastalarda iskelet
sistemi hastal>¤>n>n a¤>rl>¤> ile PTH düzeyleri aras>n-
daki farkl>l>k, muhtemelen iskelet sisteminin
171
BÖLÜM 20
RENAL OSTEOD
fiekil 20-1. Renal kemik hastal>klar>n>n spektru-
mu.PTH,paratiroid hormon.
Kalsiyum,Vitamin D
Düflük döngü
Adinamik
Osteomalacia
AI
+3
Normal kemik
formasyonu
Kar>fl>k lezyonlar
Il>ml>
Osteitis
fibroza
PTH
Yüksek döngü