background image
gruplar>nda %20-30 oran>nda görüldü¤ü rapor edil-
mifltir. Bu tür klinik çal>flmalar; kan bas>nc> yüksek
bulundu¤unda ilaç dozu ayarlamas> ile yo¤un tedavi
rejiminin uygulanmas>, ilaçlar>n ücretsiz olmas> ve te-
daviye uyumun yak>ndan izlenmesi nedenleri ile di-
rençli hipertansiyonun s>kl>¤> ile ilgili do¤ru veriler
sa¤lamaktad>r.
Antihypertensive and Lipid Lowering Treatment to Pre-
vent Heart Attack Trial (ALLHAT) çal>flmas>nda, 55
yafl ve üzerindeki hipertansif ve ek bir kardiyovasküler
risk faktörü bulunan 33.000 hasta klortalidon, amlo-
dipin ve lisinopril kullanan gruplar olarak randomize
edilmifltir. Randomize ilaç dozlar> bafllang>çta titre
edilmifl, hastalar>n kan bas>nc> de¤erleri 140/90 mm
Hg'nin üzerinde seyretti¤i takdirde çal>flmada kullan>-
lan ilaçlar>n d>fl>nda ek ajan kullan>lm>flt>r. 5 y>ll>k iz-
lem sonucunda hastalar>n %34'ünde hedef kan bas>n-
c>na ulafl>lamad>¤>, %27'sinin ise hedef kan bas>nc>na
ulaflmak için üç veya daha fazla antihipertansif ilaç
kulland>¤> gözlenmifltir.
ONset Verapamil INvestigation of Cardiovascular
End Points trial (CONVINCE) çal>flmas>na ise 16.600
hipertansif hasta dahil edilmifl, hastalara yavafl sal>n>m-
l> verapamil ya da konvansiyonel antihipertansif tedavi
(atenolol ya da hidroklorotiazid) randomize olarak bafl-
lanm>fl, gerekti¤inde KB'n> 140/90 mm Hg alt>na in-
dirmek için di¤er ilaçlar eklenmifltir. Ortalama 3 y>ll>k
takip sonucunda hastalar>n %33'ünde hedef kan bas>n-
c>na ulafl>lamad>¤>, %17-18'inde ise hedef kan bas>nc>-
na ulaflmak için üç veya daha fazla antihipertansif ajana
ihtiyaç duyuldu¤u görülmüfltür. Komplike hipertansi-
yon olgular>n>n fazla oldu¤u çal>flma gruplar>nda KB
kontrol oranlar> daha düflük bulunmufltur.
Sol ventrikül hipertrofisi bulunan hipertansif has-
talar>n dahil edildi¤i Losartan Intervention For End-
point Reduction in Hypertension (LIFE) çal>flmas>nda
ise 5 y>ll>k takibin sonunda hastalar>n sadece %46-
49'unda kan bas>nc> düzeylerinin <140/90 mm Hg ol-
du¤u görülmüfltür.
Klinik Bulgular
A. Semptom ve Bulgular
Tablo 44-1'de dirençli hipertansiyona neden olan fak-
törler özetlenmifltir.
1. Beyaz önlük fenomeni--
Baz> çal>flmalar di-
rençli hipertansiyon olgular>nda beyaz önlük ya da izo-
le klinik hipertansiyonun en az genel populasyondaki
oldu¤u gibi s>k görüldü¤ünü, prevalans>n>n %28-52
aras>nda de¤iflti¤ini ileri sürmektedir. Beyaz önlük et-
kisi muayene s>ras>nda kan bas>nc>nda yükselme ve
sonras>nda normale dönmesi olarak tan>mlanmaktad>r.
Doktorun klinikte ayn> teknikle ve ayn> postürde yap-
t>¤> kan bas>nc> ölçümünün evdeki ayn> koflullarda ya-
p>lan ölçümden 30 mm Hg'dan fazla ölçmesi 50 y>l-
dan uzun süredir beyaz önlük hipertansiyonu olarak
bilinmektedir. Ayr>ca doktorlar>n yapt>¤> ölçümler
hemflire veya teknisyenlerin ölçümlerinden daha yük-
sek ç>kabilmektedir. Beyaz önlük etkisi daha çok kli-
nikte yap>lan ölçümler ile günlük ölçümler aras>nda
farkl>l>k olmas> olarak tan>mlanmaktad>r. Altta yatan
mekanizma tam olarak anlafl>lmamakla birlikte anksi-
yete, hiperaktif uyan>k cevap veya koflullu cevap so-
rumlu tutulmaktad>r. Beyaz önlük etkisi hipertansif
olgular>n tümünde olmamakla birlikte, ço¤unda daha
fliddetli ya da hafif olarak de¤iflik derecelerde görülebi-
lirken, normotensif bireylerde ya da maskeli hipertan-
siyon bulunan olgularda daha hafiftir, ya da gözlenme-
yebilir. Aç>kça bilinmektedir ki, beyaz önlük hipertan-
siyonu; klinik muayenede ölçülen kan bas>nc>n>n yük-
sek, di¤er zamanlarda normal olmas>d>r.
2. Arteriyel hipertansiyonun ikincil nedenleri--
Dirençli hipertansiyonun s>k rastlanan ikincil nedenleri,
hiperaldosteronizm, renal parankimal hastal>k, renal ar-
ter stenozu ve uyku apnesidir (Tablo 44-2). Bununla bir-
likte, son y>llarda yap>lan prospektif çal>flmalarda ikincil
hipertansiyonun en s>k nedeninin hiperaldosteronizmin
oldu¤u rapor edilmektedir.
Tablo 44.2'de ikincil hipertansiyonda s>k rastla-
nan semptom ve bulgular özetlenmektedir ki bu
semptom ve bulgular her bir olguda seçilmesi gereken
tan>sal testlerin seçiminde yard>mc> bir k>lavuz niteli-
¤i tafl>maktad>r.
3. Hiperaldosteronizm--
Hiperaldosteronizm, son
dönemlerde hipertansiyonun en önemli nedenlerinden
biri olarak artan s>kl>kta saptanmaktad>r. Mosso ve ar-
kadafllar>n>n yapt>klar> 600 hipertansif hastay> içeren ça-
l>flmada, hipertansiyonun fliddeti artt>kça hiperaldoste-
ronizm prevalans>n>n artt>¤> belirtilmifltir. JNC VI ra-
porunun verilerine göre tedavi görmeyen Evre 1 hiper-
395
BÖLÜM 44
D
Tablo 44-1. Dirençli hipertansiyonun nedenleri.
Yetersiz tedavi
Uyumsuzluk
Yetersiz doz
Uygunsuz kombinasyonlar
Obezite, alkol al>m> veya sigara gibi yaflam tarz> de¤i-
flikliklerinin yap>lmamas>
Yanl>fl direnç
Beyaz önlük hipertansiyonu
Psödohipertansiyon
Uygunsuz kan bas>nc> ölçümü (tek ölçüm, genifl kolda
genifl kaf kullan>lmamas>)
Di¤er iliflkili faktörler
Afl>r> tuz al>m>na ba¤l> volüm yüklenmesi
Yetersiz diüretik tedavisi
Uyku apne
Primer aldosteronizm
Renal arter stenozu (ateroskleroz, fibromüskuler displazi)
Renal parankimal hastal>k
Feokromasitoma