formunda olup, esas olarak testiküler androjenlerden olufl- mufltur. Adrenal androjenler total prostatik androjenlerin %10'unu oluflturabilir ise de, BPH etyolojisinde bu depo- lanm>fl hormon kayna¤>n>n önemi ihmal edilebilir. Hücre içinde hem testosteron ve hem de DHT ayn> yüksek affini- teli androjen reseptör proteinine ba¤lan>r (Chatterjee, 2003). DHT, androjen reseptörüne daha yüksek affinite göstermesi nedeni ile testosterondan daha güçlü androjen- dir. Ayr>ca, DHT-reseptör kompleksi testosteron-reseptör kompleksinden daha stabil olabilir. Takiben hormon resep- törleri nükleustaki spesifik DNA ba¤lanma yerlerine ba¤la- n>r, bunun sonucunda androjen ba¤>ml> genlerin kopyalan- mas> artar ve sonuçta protein sentezi stimüle edilir (An- driole ve ark., 2004). Tersine androjene duyarl> dokudan androjenin çekilmesi protein sentezinde azalma ve doku küçülmesi yapar. androjen çekilmesi , programl> hücre ölümünde etkili spesifik genlerin aktivasyonuna yol açar (Kryprianou ve Isaacs, 1989; Martikainen ve ark., 1990). Normal prostatik geliflmede ve sekretuar fizyolojide androjenlerin önemine ra¤men, testosteronun ve DHT nun yafll>larda prostat>n bü- yümesinde direkt mitojen etki gösterdi¤ine dair kan>t yok- tur. Gerçekten de, her iki hormon da prostatik epitelyal hücre kültürleri üzerinde mitojenik de¤ildir (McKeehan ve ark., 1984). Ratlar>n ventral prostat>nda farkl> gen eks- presyon çal>flmalar> mitojenik yolaklarda direkt aktivasyon oldu¤unu gösterememifltir (Wang ve ark., 1997). Bununla beraber, birçok büyüme faktörü ve bunlar>n reseptörleri androjenlerle kontrol edilir (ileriye bak>n>z). Bu nedenle, prostattaki testosteron ve DHT nun etkisi dolayl> olarak otokrin ve parakrin yolaklarla yönlendirilir. rak hayat boyunca androjenlere cevap verme yetene¤i- ni devam ettirir. AR ekspresyonu pubertan>n tamamlan- mas> ile peniste ihmal edilebilir oranlara düfler (Roehrborn ve ark., 1987; Takane ve ark., 1991a, 1991b). Bu neden- le, dolafl>mdaki yüksek androjen seviyelerine ra¤men adult peniste androjene ba¤>ml> büyüme durur. E¤er penis hayat boyunca yüksek AR seviyelerini korumufl olsa idi, muhte- melen organ ölüme kadar büyüyecekti. Tersine, prostatta- ki AR seviyeleri yafllanma boyunca yüksek kalmaktad>r (Barrack ve ark., 1983; Rennie ve ark., 1988). Asl>nda, hi- perplastik dokudaki nükleer AR seviyelerinin normal kon- trollardan daha yüksek oldu¤unu düflündüren belirtiler vard>r. Di¤er faktörlerde oldu¤u gibi, estrojen seviyesinde yafla ba¤>ml> art>fllar, yafllanan prostatta AR ekspresyonu- nu art>rabilir, bu da prostattaki DHT seviyelerinin "normal" azalma olmas>na ra¤men prostatta daha çok büyümeye (veya hücre ölümünde azalmaya) yol açar. rolleri aç>k de¤ildir (Chatterjee, 2003). AR genindeki tek- rarlanan CAG say>s>ndaki polimorfizm prostat boyutlar>n- daki ve cerrahi riskteki art>fl ile iliflkilidir (Giovannucci ve ark., 1999a, 1999b). Bununla beraber Hollanda'da yap>- lan baflka bir çal>flmada, tekrarlanan CAG say>s> ile BPH aras>nda bir iliflki bulunmam>flt>r (Bousema ve ark., 2000). Bu son çal>flmada BPH ve Vitamin D reseptör poli- morfizmleri aras>nda iliflki bulunamad>¤> halde, bir Japon çal>flmas>nda iliflki oldu¤u tespit edilmifltir (Habuchi ve ark., 2000). Birleflik Devletler erkeklerini kapsayan daha yak>n zamanl> bir çal>flmada k>sa CAG tekrarlar> ve prostat volümü aras>nda pozitif korelasyon bulunmufltur, buna karfl>l>k Finlandiya'daki erkekleri içeren bir çal>flmada ise k>sa CAG tekrarlar>, BPH l>larda kontrol grubundan önem- li derecede daha düflük bulunmufltur (Mononen ve ark., 2002). Rapor edilen bulgularda önemli farkl>l>klar olmas> nedeniyle, e¤er BPH patogenesizinde k>sa CAG tekrarlar>- n>n rolü var ise, küçük derecede olmas> muhtemeldir (Ho- ke ve McWilliams, 2008). kalmakta, yükselmemektedir. Rezeke edilmifl prostat dokusundaki ilk çal>flmalar prostatik DHT seviyelerinin hiperplastik dokularda normal kontrol dokulardakinden daha yüksek oldu¤unu göstermifltir. Bununla beraber, bu erken çal>flmalarda kullan>lan kontrollar büyük oranda kaza kurbanlar> idi. Ölüm sonras> devam eden DHT meta- bolizmas>, bu kadavra dokular>ndaki androjen seviyesini düflürmektedir. Walsh ve ark.'n>n (1983) kontrol grubu olarak BPH olmayan erkeklerden al>nan prostat spesimen- lerini kulland>klar> çal>flmada bu aç>kça gösterilmifltir. Bu araflt>r>c>lar hiperplastik glandlarda DHT seviyelerinin nor- mal glandlardakilerle ayn> oldu¤unu göstermifllerdir. Bu- nunla beraber yafllanan prostat yüksek seviyede AR yan> s>ra, yüksek DHT seviyesi gösterir. Bu nedenle androjene ba¤>ml> hücre büyüme mekanizmas> devam eder. Hastal>- ¤>n geliflmesinde androjenlerin en az>ndan izin verici bir rolü oldu¤u konusunda flüpheler azd>r. 1994). Deri ve karaci¤er gibi prostat d>fl> dokularda daha ço¤unlukta olan tip1, 5 finasteride (Proscar) ile de¤il, dutasteride (Avodart) ile in- hibe edilir. Tip2, 5 BMI, vücut kitle indeksi; PSA,prostat-spesifik antijen;SFI,Seksüel Fonksiyon de¤erlendirme. Al>nt>; Marberger M, Roehrborn CG, et al. Relationship among serum testosterone, sexual function, and response to treatment in men receiving dutasteride |