için çabalasa da sahibinin bu emirlerine uy- maz. Oysa sahibi uykudayken özgürce sert- leflir. Kuflkuya kap>lmaks>z>n penisin kendi akl> oldu¤u söylenebilir. ce 2000 y>llar>na uzan>r ve M>s>r papirüslerinde kay>tl>d>r. 2 tipi tan>mlanm>flt>r: do¤al (Cinsel iliflki kuramayan erkek) ve do¤aüstü (kötü sihir ve büyüler). Daha sonra Hipokrat zengin bunun, uzun süre ata binmekten kaynakland>¤> sonucuna varm>flt>r. Aristo, üç sinir dal>n>n penise ruh ve enerji tafl>- d>¤>n>, ereksiyonun hava girifliyle sa¤land>¤>n> belirtmifltir (Brenot, 1994). Bu teori genifl ölçüde kabul görmesi, Leo- nardo da Vinci'nin (1504) as>larak idam edilen adamlar>n erekte penislerinde çok miktarda kan tespit etmesi ve hava ile dolu penis fikrine karfl> kuflku uyand>rmas>na kadar sürmüfltür. Ancak bu bilgiler 20. Yüzy>l>n bafllar>na kadar gizli tutulmufltur (Brenot, 1994). Ayr>ca 1585'te Ambroise Pare Cerrahi Üzerine 10 Kitap'ta ve Üreme Kitab>'nda pe- nil anatomi ve ereksiyon hususunda do¤ru tesbitler yap- m>flt>r. Penisin iç içe geçmifl sinir, ven ve arterleri içeren katmanlar, iki ligament (korpus kavernozum), bir üriner kanal ve 4 kastan olufltu¤unu bildirmifltir. Pare "Erkek cin- sel arzu ve istekle atefllendi¤inde kan penise dolar ve erek- te olmas>na neden olur." diye yazm>flt>r. Dionis peniste kan birikmesinin proksimaldeki venlerin kaslar taraf>ndan s>- k>flt>r>lmas> ile olufltu¤unu vurgulam>flt>r (1718; Bre- not'dan al>nt> 1994) ve Hunter (1787) venöz spazm>n kan ç>k>fl>n> engelledi¤ini düflünmüfltür. penil hemodinamik araflt>rmalar 1970'lerde bafllam>flt>r. Bu çal>flmalarda tart>flmal> sonuçlara var>lm>flt>r: Shirai ve arkadafllar> (1978) penil venöz ak>m>n ereksiyon s>ras>n- da artt>¤>n>n fakat arteriyel ak>m>n daha fazla artarak bu- nu kompanse etti¤i sonucuna varm>flt>r, buna karfl> Wag- ner de (1981) ereksiyonda arteriyel ak>m>n artt>¤>n> ancak venöz drenaj>n azald>¤>n> göstermifltir. m>n düzenlenmesinde düz kaslar>n rolüne ek olarak, tuni- ka albuginean>n üç boyutlu yap>s> ve onun venöz oklüz- yondaki etkisi anlafl>lm>flt>r. Nöral etkilerin anlafl>lmas>n- da, nitric oksidin (NO) ereksiyonda, fosfodiesterazlar>n da detümesansta bafll>ca nörotransmiterler (PDEs) oldu¤u- nun tespiti, önemli bulufllard>r. Düz kas tonüsünün dü- zenlenmesinde endotelin ve gap junctionlardan etkilenen intersellüler ba¤lant>lar>n görevleri ortaya ç>kar>lm>flt>r. Ayr>ca düz kas>n kas>lma ve gevflemesinde iyon kanalla- r>n>n (potasyum ve kalsiyum) ve Rho/Rho kinaz yolakla- r>n>n önemi gösterilmifltir. Patofizyolojisinde düz kas, si- nir uçlar>, endotel ve fibroelastik yap> de¤ifliklikleri tan>m- lanm>flt>r. Konu ayr>nt>l> olarak bu bölümde tart>fl>lacakt>r. dirik yap>dan oluflur: bir çift korpus kavernozum ve korpus spongiozum (ki üretray> içerir). Flask haldeki uzunlu¤u erektil düz kas>n kontraksiyonuyla kontrol edilir ve s>cak- l>k ve emosyonel duruma ba¤l> olarak önemli ölçüde de¤ifl- kenlik gösterir. Bir çal>flmada, flask penil uzunluk pubope- nil bileflekten meatusa flask halde 8.8 cm, gerilerek 12.4 cm ve ereksiyonda 12.9 cm olarak ölçülmüfltür, erektil hal- deki penis boyunun ne yaflla ne de flask haldeki penis bo- yuyla iliflkisi vard>r (Wessels ve ark., 1996). Baflka bir ça- l>flmada yazar erkeklerin 15%'inin ereksiyonda ventral ka- vis gösterdi¤i, dörtte birinde ereksiyon aç>s>n>n afla¤> bak- t>¤> ve %40'>n>n da daha k>sa ereksiyon boyu gösterdi¤i |