background image
Geri besleme prensipleri ile uygun de¤ifliklikleri son derece du-
yarl> bir flekilde gerçeklefltirecek bir sistem oluflmaktad>r ve bu sayede
homeostatik denge noktas>na ulafl>labilmektedir. Geri besleme meka-
nizmalar> sadece tiroid ve steroid hormonlar>n üretiminde de¤il ayn>
zamanda peptid hormonlar>n ve iyonlar>n dengesinde de etkilidir. Pi-
tüiterdeki FSH üretimi overlerde üretilen estrojen ve peptid hormon
olan inhibin kullan>larak geri besleme mekanizmalar> ile kontrol edil-
mektedir. PTH serum kalsium konsantrasyonunu kontrol etmektedir.
Hipokalsemi durumunda PTH artmaktad>r ve normokalsemik durum
sa¤lanmaktad>r. Serum kalsium de¤erinin artmas> sonucunda PTH
sentezi ve sal>n>m> azalmaktad>r ve normokalsemiye uygun PTH kon-
santrasyonu sa¤lanmaktad>r. Paratiroid hücre membranlar>nda bulu-
nan kalsiyum reseptörlerinde oluflan mutasyonlar sonucunda geri bes-
leme regülasyonu bozulmakta ve afl>r> PTH üretilmektedir.
Yan>t Koordinasyonu
Birçok hücre tipinden ve organdan kaynaklanan fizyolojik cevap-
lar uyum içinde çal>flmaktad>r. Gerekli olan koordinasyon, birçok böl-
gede etki gösteren tek bir hormonun ve farkl> cevaplar oluflturan bir-
çok hormonun çal>flmas>yla sa¤lanmaktad>r ve bu koordinasyon sonu-
cunda toplam etki oluflmaktad>r. Entegre cevaplar>n oluflmas> için bir
hormonun di¤er bir hormonun sentez ve aktivitesini regüle etmesi ge-
rekir. Sinir sistemi tüm sistemik cevaba entegre edilmifltir. Bu tür ko-
ordine cevaplara örnek olarak stres, açl>k ve üreme verilebilir.
A¤r> ve hipovoleminin birlikte bulundu¤u travma benzeri gibi
majör bir stres olay>, kortikotropin salg>lat>c> hormon (CRH) ve ADH
sal>n>m>n> uyaran bir merkezi sinir sistemi cevab>n> bafllatmaktad>r.
CRH, pitüiterden ACTH sal>n>m>n> artt>ran majör uyarand>r ve bunun
sonucu olarak da adrenal kortizol üretimi artmaktad>r. Kortizol sade-
ce kan glukozunun dengesini sa¤lamamaktad>r; ayn> zamanda damar-
lar>n epinefrine ve norepinefrine olan duyarl>l>¤>n> da sa¤lamaktada-
d>r. Afl>r> inflamatuar cevap oluflumunu da engelleyerek; daha fazla
volüm kayb>n> ve doku hasar>n> önlemektedir. Merkezi sinir sistemin-
deki etkisi ile CRH, periferal sempatetik sinir sistemini uyarmaktad>r.
Artm>fl sempatetik sinir sistemi aktivitesi sonucu artan kan bas>nc> ve
nab>z h>z> gibi adaptif kardiovasküler cevaplar oluflmaktad>r. Bu sis-
tem ayn> zamanda uygun davran>flsal cevaplar> da uyarmaktad>r.
ADH, su ve intravasküler volümü korumak için, distal nefrondaki
toplay>c> kanallar>n permeabilitesini artt>rmaktad>r. CRH'ya ba¤>ml>
ACTH sal>n>m>n> da kolaylaflt>rmaktad>r. Hipovolemi durumunda,
vasokonstriksiyonu sa¤lamak, sodyum ve intravasküler volümü koru-
mak için Renin-Anjiotensin-Aldosteron sistemi de aktive olmaktad>r.
Hipotalamus, pitüiter ve adrenal korteksten kaynaklanan bu cevaplar
stres halinde hayat>n idamesini sa¤lamaktad>r.
Açl>k durumunda, kan glukoz konsantrasyonu glukojen depolar>n-
dan glukagon ve epinefrin arac>l>¤>yla sal>nan glukoz ile 12-24 saat bo-
yunca korunabilmektedir. Daha uzun süreli açl> durumlar>nda ise, kan
glukoz de¤erini koruyan majör mekanizma kortizol taraf>ndan uyar>lan
glukoneogenesizdir. n>m> bask>lanmaktad>r. Metabolik ihti-
yaçlar, periferal dokularda T4 ün T3 e dönüflümünü sa¤layan 5´-deiyo-
dinaz enziminin inhibisyonu ile azalt>lmaktad>r. Faktörü-1 gibi büyümeyi ilerleten hormonla substrat>n eksik oldu¤u du-
rumlarda bask>lanmaktad>r. Uzun süren açl>k durumunda gonadotropin
sekresyonunun azalmas>na ba¤l> olarak üreme kapasitesi azalmaktad>r.
Kad>n üreme sikluslar>, hipotalamik, pitüiter ve ovarian hormonla-
r>n koordine çal>flmalar> ile sürdürülmektedir. GnRH'>n pulsatil sekres-
yonu pitüiterde LH ve FSH sekresyonunu uyarmaktad>r. Menstreal sik-
lusun foliküler faz>nda, bu peptid hormonlarla estrojenin overlerden sa-
l>n>m> uyar>larak, ovulasyon için dominant hale gelecek olan folikülün
olgunlaflmas> sa¤lan>r. FSH, overin granulosa hücrelerindeki LH resep-
törlerini uyar>r; hem LH hem de FSH aromatoz enzimini uyararak estro-
jen üretimini art>r>r. LH ve FSH foliküler faz boyunca art>fl gösterir ve fo-
likül geliflmesiyle birlikte estrojen sal>n>m> da artmaktad>r. Estrojenin
pozitif geri besleme etkisi sonucunda, siklus ortas>nda LH ve FSH sal>-
n>mlar> maksimum de¤ere ulaflmaktad>r ve bunun sonucunda da ovu-
lasyon oluflmaktad>r. Geride kalan granuloza ve teka hücreleri proges-
teron ve estrojen salg>layan korpus luteumu oluflturmak üzere yeniden
organize olurlar. Bu hormonlar FSH ve LH üretimini negatif geri besle-
me ile inhibe ederler ve uterusda implantasyon için gerekli olan de¤iflik-
likleri sa¤larlar. Overlerde üretilen inhibin, FSH üretimini bask>lamak-
tad>r. E¤er fertilizasyon ve implantasyon gerçekleflirse korpus luteum,
plasentada steroidogenez bafllay>ncaya kadar hCG ile regüle edilir. E¤e
fertilizasyon oluflmazsa, estrogen ve progesteron negatif geri besleme ile
LH ve FSH'> inhibe eder ve menstrüel siklusun luteal faz> yaklafl>k 10
gün içinde son bulur. Luteal faz>n sona ermesinin sebebi, fertilizasyon
oluflmad>¤> için tropik stimilasyondan yoksun olan korpus luteumdan
estrojen ve progesteron sal>n>m>n>n azalmas>d>r. Menstrüasyon gerçek-
lefltikten sonra negatif geri besleme kalmad>¤> için FSH ve LH tekrar
yükselir ve bir sonraki üreme siklusunu bafllat>l>r.
Sikluslar ve Ritimler
Sinir sistemindeki ritimsel hareketler geri besleme halkalar>nda
belirgin bir flekilde görülmektedir ve bunlar hormonal cevaplar> koor-
dine etmektedirler. Baz> pitüiter hormonlar 15-60 dakikal>k periodlar
halinde sal>nmaktad>rlar ve bu durum hipotalamik hormonlar>n pul-
satil sal>n>mlar> sonucu oluflmaktad>r. Uzun ritmik sal>n>mlar bu pul-
sasyonlar ile efl zamanl> olarak oluflmaktad>r. Peptid hormonlar>n pul-
satil sekresyonlar>, reseptörlerin afl>r> down regülasyonunu engelle-
mek yolu ile hedef hücrelerin cevaplar>n> maksimuma ç>kar>rlar.
ACTH ve kortizol diurnal bir ritim göstermektedir. Sabahlar> sal>nan
hormon miktar> akflam sal>nandan iki kat daha fazlad>r. Büyüme hor-
monu sal>n>m> derin uyku s>ras>nda artmaktad>r. Elektroensefalik ola-
rak yavafl dalga uykusu görüldü¤ü s>rada gün içindeki maksimum sa-
l>n>m görülür. Sikluslar ayn> zamanda geliflimin de¤iflik dönemlerin-
dede olabilmektedir. Pubertede gonadotropinlerin nokturnal art>fllar>
görülmektedir ve bu ritim yetiflkin dönemde bu kadar belirgin olma-
maktad>r. Ölçülen hormon de¤erleri bu ritim ve sikluslar göz önüne
al>narak de¤erlendirilmelidir ve üreme hormonlar> söz konusu oldu-
¤unda menustreal siklus dikkate al>nmal>d>r.
Endokrinolojik Fonksiyonun
De¤erlendirilmesi
Dolafl>mdaki Hormonlar>n ve Metabolik Ürünlerinin
Ölçümü
Endokrinoljik ifllevler kanda bulunan hormonlar>n konsantrasyon-
lar>n>n do¤ru ölçülmesi ile de¤erlendirilir. Dolafl>mdaki miktarlar> dü-
flük olmas>na ra¤men (steroid ve tiroid için nanomol ve mikromol; pep-
tit hormonlar için pikomol ve nanomol); kompetetif olarak proteine ba¤-
lanma özelli¤inin kullan>d>¤> ölçüm yöntemleri yayg>n olarak kullan>l-
maktad>r. Hormon ölçümlerinin do¤rulu¤u ve duyarl>l>¤>n>n artt>r>lma-
s> ile daha kompleks olan stimulasyon ve supresyon testlerinin uygulan-
mas>na olan ihtiyaç azalm>flt>r. Hormon konsantrasyonunun do¤ru de-
¤erleri ve duyarl>l>¤>, klinik de¤erlendirilme kadar gereklidir. Ölçülen
de¤erler klinik belirti ve bulgularla birlikte yorumlanmal>d>r. Geribildi-
rim mekanizmas>n>n her iki kolunun ölçülmesi de son derece yard>mc>-
d>r. Pek çok hormon konsantrasyonlar>, normal de¤erler aral>¤>nda
Bölüm 240
Endokrinin Prensipleri
1662
K>s>m XVIII
Endokrinoloji
fiEK
Posterior nükleus
Mamiller cisim
Ventromedial nükleus
Periferik hormonlar
Ön hipofiz
Pitüiter hormonlar
Periferik endokrin bezler
B
Hipotolamus
Dorsomediyal nükleus
Paraventriküler nükleus
Anterior nükleus
Preoptik alan
Supraoptik nükleus
Nörohormonlar