ni yok ederek, ortaça¤ Avrupa's>n>n sosyal yap>s>n> de¤ifltirmifltir. As- kerî harekatlar>n sonuçlar> dizanteri ve tifüs gibi hastal>k salg>nlar> ta- raf>ndan de¤ifltirilmifltir. Napolyon'un tifüsün ordusuna düflmandan daha fazla zarar vermesinden sonra Rusya'dan geri çekilmesi, Küba ve Gulf k>y>lar>nda Frans>z askerlerinin sar>humma salg>n>ndan ölmesin- den sonra Louisiana topraklar>n>n sat>lmas> karar>n>n Frans>zlar tara- f>ndan al>nmas> ve su çiçe¤inin Avrupal>lar taraf>ndan yeni dünyan>n immünize olmayan populasyonuna girifli örnekleri oluflturmaktad>r. Bütün bu örnekler fetih ve sömürge ça¤>n>n sona ermesini kolaylaflt>r- m>flt>r. S>tma Afrika'da co¤rafya ve >rklar>n yap>s>n> ve hemoglobinle- rin ve eritrosit antijenlerinin da¤>l>m>n> etkilemifltir. Plasmodium falcifa- rum geliflimi hemoglobin S varl>¤> ile inhibe edilmektedir. Duffy kan grubu negatif eritrositler Plasmodium vivax infeksiyonlar>na dirençli- dirler. Bu eritrosit faktörlerine sahip populasyonlar s>tman>n s>k oldu- ¤u alanlarda bulunmufltur. dan üçte biri direkt olarak infeksiyon hastal>klar>ndand>r. ABD'de pnömoniler genel olarak ölüm nedenleri aras>nda beflinci s>rada, infek- siyon iliflkili ölüm nedenleri aras>nda ise ilk s>radad>r. Ek olarak, Strep- tococcus pneumoniae'n>n neden oldu¤u invaziv hastal>klar ve toplum kökenli pnömonilerin s>kl>¤> son dekatlarda genel olarak art>fl göster- mektedirler. Kazan>lm>fl immün sistem yetmezli¤i (AIDS) Afrika'daki birçok ülkenin sosyal yap>s>n>n bozulmas>n> tehdit etmektedir ve dün- yan>n di¤er k>s>mlar>nda ve ABD'de sa¤l>k sistemlerini oldukça büyük bir stres alt>nda b>rakmaktad>r. 2006 y>l> AIDS epidemisinin 25. y>l dö- nümü olarak belirlenmifltir. Dünya üzerinde yaklafl>k 40 milyon kifli insan immün yetmezlik virüsü (HIV) ile infekte durumdad>r ve 1981 y>l>ndan beri yaklafl>k 25 milyon kifli de ölmüfltür. Sahra alt> Afrika'da AIDS flu anda en önde gelen ölüm nedenidir. matik olabilir veya olmayabilir. Örne¤in, HIV y>llarca hastal>¤a ait aç>k belirti ve bulgu vermeyebilir. yinde veya lümeninde mikroplar>n ço¤alarak hastal>¤>n belirti ve bul- gular>na neden olma özelli¤inin de eklenmesi gereklidir. Örne¤in, Esc- herichia coli'nin toksin üreten türleri, ba¤>rsakta ço¤alabilir ve dokula- r> istila etmeden ishale neden olabilir. Mikroplar gerçekte konakla bi- rebir temas etmeden üretti¤i toksinler arac>l>¤> ile hastal>k yapabilirler. Clostridium botulinum özellikle uygunsuz haz>rlanan yiyeceklerde ço- ¤alarak ölümcül etkilenmelere neden olabilen toksinlerini üretebilir- ler. Özellikle küçük yaralanmalarda Clostridium tetani'deki gibi görece- li olarak zarars>z infeksiyonlar dokuda ço¤alan mikroorganizman>n üretti¤i toksin nedeniyle zarar verici hastal>klara neden olabilmekte- dir. Günümüzde mikroorganizmalar>n sahip olduklar> multipl virü- lans faktörlerinin genomun patojenite adac>klar> olarak bilinen yap>- larda tafl>nd>¤> belirgindir. mal floralar asl>nda bizi infeksiyonlardan korur. Ba¤>rsak floras>n>n küçülmesi Salmonella enteritidis serovar typhimurium gibi patojenlerin neden oldu¤u infeksiyonlara karfl> olan hassasiyeti artt>r>r. Normal flo- ray> oluflturan bakterilerin koruyuculuk görevlerini birçok mekaniz- mayla yerine getirdikleri düflünülmektedir: (1) besin kaynaklar>n> kul- lanma ve ekolojik yer iflgal etmeden patojenlerle yar>flarak, (2) antibak- teriyel maddeler üretip patojenlerin ço¤almas>n> önleyerek, (3) pato- jenlere karfl> çapraz reaktif ve etkili konak immünitesini indükleyerek. Tüm bu ç>kar>mlar oldukça basitlefltirilmifl ç>kar>mlard>r. Örne¤in, gastrointestinal trakt>n Bacteroides fragilis ile kolonizasyonunda, bu bakteri taraf>ndan salg>lanan immünodominan bakteriyel polisakka- rit, dentritik hücre aktivasyonu ve T saklar>m>zdaki bir bakterinin salg>lad>¤> bir molekül bizim "immüno- lojik olarak fit" olabilmemiz için gereklidir. Normal floraya ek olarak, bilinen veya potansiyel olarak patojen kabul edilen mikroorganizma- lize hastalarda nozokomiyal infeksiyonlarla sonuçlanan özel sorunlar> da beraberinde getirebilir (Bölüm 304). tarlarda kolonize olsalar bile bu türlerin hastal>k yapabilme potansiye- line sahip olduklar> gösterilmifltir (Bölüm 309). Örne¤in, epidemik me- ningokokkal menenjiti ve meningokoksemi etkeni Neisseria meningi- tidis küçük miktarda kolonizasyonu sonras> sonucu meydana gelebil- mektedir. Penisilin dirençli Streptococcus pneumoniae'n>n dünya ça- p>ndaki patlamas>n>n Güney Afrika ve organizmalar patolojik durumlara yüksek adaptasyon sa¤lar ve gelifl- tirdikleri yüzeye yap>flma, dokular> istila etme, konak savunmas>ndan kurtulma yetenekleri sonucu sa¤lad>klar> "hastal>k oluflturabilme" özelliklerini sonraki kuflaklar>na geçirebilme yetene¤ine sahiptirler" görüflünü desteklemektedir. Buna karfl>n, f>rsatç> patojenler ise ancak zay>f konakta hastal>k oluflturabilmekte ve bu organizmalar sa¤l>kl> ki- flilerde floran>n zarars>z birer üyeleri olabilmektedir. Konak savunma mekanizmalar> önemli ölçüde zarara u¤ram>fl olan hastalarda bu f>r- satç> patojenler virülan istilac>lar gibi davranabilmektedir. Örne¤in Pseudomonas aeuriginosa hücre yüzeyi proteinlerine, OprF interferon gamaya spesifik olarak ba¤lanarak konakç>n>n> immun sistem aktivas- yonunu tan>r. Böylelikle bakteri konakç>da immunolojik önlemleri ta- n>yan bir güvenlik sistemi gelifltirir ve bu cevap virulans faktörlerin ortaya konmas> ile oluflturulur. Havayoluyla yay>lma, özellikle damlac>k fleklinde, influenza ve SARS hastal>¤> gibi solunum yolu hastal>klar>nda görülebilmektedir. Konta- mine suyla bulafl özellikle Giardia infeksiyonlar>nda ve tifoid ateflte önemli bir yoldur. G>daya ba¤l> toksik hastal>klarda Clostridium per- firingens ve Staphylococcus aureus'un ürettikleri ekstrasellüler toksin- lerin al>m> etkendir. Kan ve kan ürünleri hepatit B, C ve HIV'in yay>l>- m>nda bir vektör olabilmektedir. Bu ajanlar için cinsel geçifl de önem- lidir. Ayr>ca Treponema pallidum (sifiliz), Neisseria gonorrhea (gono- re) ve Chlamydia trachomatis (non-spesifik üretrit) gibi mikroorganiz- malar>n> geçiflinde de cinsel geçifl önemlidir. Fetüs anne karn>nda in- fekte olabilir ve e¤er ajan rubella veya sitomegalovirus ise harap olma- s> ile sonuçlanabilir. S>tma ve Deng'de sivrisinek, Lyme ve ehrlichiosis hastal>¤>nda kene ve tifusta bitler önemli vektörler aras>ndad>r. larda pili gibi özelleflmifl yap>lar>n arac>l>¤>nda kendine uygun hücre- ye yap>flabilmeyi de kapsamaktad>r. Shigella türleri gibi mikroplar hücreye invazyon ve hücreyi parçalama yetene¤ine sahiptirler. Tok- sinler uzak yerlerde veya infekte olan hücrelerde görevlerini yerine getirebilmektedir. Patojenler konak savunmas>n> engelleyici birçok us- taca haz>rlanm>fl manevra yeteneklerine sahiptirler. Pnömokoklar>n antifagositik tabakalar> bu duruma çok iyi bir örnektir. Organizmalar flafl>rt>c> h>zlarda konak immün sistemden kaçmak için yüzey antijen- lerini de¤ifltirebilmektedirler. Influenza virüsü ve trypanosoma bu du- ruma çok iyi birer örnektirler. Baz> patojenler fagositoz içindeki respi- ratuvar patlamalar> inhibe ederken (Toxoplasma gondii), di¤er baz> patojenler de kendisini yutan fagositik hücreyi parçalayabilir (Strepto- coccus pyogenes). Çevre flartlar> infeksiyonun yay>l>m>nda ve konak savunmas> ile savafl>mda çok önemli rol oynar. Havayoluyla bulaflan patojenlerinin infektivitesi havan>n nemi ve s>cakl>¤> taraf>ndan etkile- nebilmektedir. Dünyan>n geliflmekte olan birçok bölgesinde yiyecek ve sular>n sa¤l>k durumunda üzüntü verici yetersizlikler vard>r. Bu durum, mortalite ve morbiditenin en büyük nedenlerinden biri olan enterik patojenlerin bulafl>m> için önemli bir faktördür. Bu patojenler fiziksel ve mental geliflim gerili¤i yaparak kötü okul performans> ve di¤er olumsuz sonuçlar> da beraberinde getirmektedir. Batakl>klarda- ki "kötü hava" ile iliflkili olan s>tma asl>nda sivrisineklerle bulafl>r an- cak çevresel iliflkiler de gözard> edilmemelidir. Konaktaki beslenme durumu baz> infeksiyon hastal>klar> için oldukça anlaml> faktördür. Hafif beslenme eksikli¤i olanlarda baz> patojen bakterilerin invazyon ve ço¤almas>na katk>da bulunur. meydana gelmektedir. Campylobacter jejuni infeksiyonu sorumlu tutulmaktad>r. Bunun perife- rik sinirlerdeki gangliozidlerle çapraz reaksiyona giren C. jejuni lipo- |