d>r. Fakat insanl>k tarihine bak>ld>¤>nda, modern antibiyotiklerin ta- rihi k>sad>r. Penisilinin 1940'l> y>llar>n ortas>nda klinik kullan>ma girmesiyle,1969'da aya ilk ayak bas>fl aras>nda sadece 25 y>l vard>r. Geçen ony>llar boyunca gelifltirilen yüzlerce antimikrobiyal ajan sa- y>s>z hayat kurtarman>n yan> s>ra, kanser tedavisinde, organ nakille- rinde ve implant cerrahisinde kullan>larak daha birçok insan>n ya- flam kalitesini artt>rm>fl ve yaflam süresini uzatm>flt>r. Ne yaz>k ki, geçen zaman süresince, yayg>n bakteriyel patojenlere karfl> kullan>- lan mevcut antibiyotiklere direnç geliflimi yayg>nlaflm>flt>r, bu yüz- den uygun antibiyotik seçimi yapmak daha zorlu ve tehdit edici ol- mufltur. Bu durum antibiyotik öncesi ça¤a dönüfl gibi bir flanss>zl>¤a neden olabilir. ANT bial tedaviye baflvurulur. Hekimin ilk karar vermesi gereken hastan>n semptomlar>n>n infeksiyonla uyumlu olup olmad>¤>d>r. Atefl neoplas- tik, romatolojik ve di¤er non-infeksiyöz durumlara ba¤l> olabilir. Atefl olmas> mutlak bir infeksiyonu göstermez. Derin ven trombozu, ilaç re- aksiyonu ve vaskülit gibi non-infeksiyöz atefl nedenleri hasta için en az infeksiyon kadar risklidir ve gözden kaç>r>lmamal>d>r. lanmas>nda yard>mc>d>r. Bu bilgiler olas> organizmalar> tahmin etme- ye yard>mc>d>r. Örnek verecek olursak, sa¤l>kl> ve ola¤and>fl> bir ma- ruziyet belirtmeyen bir insanda, elimizdeki veriler toplumsal kaynak- l> bir pnömoni tan>s>na yönelmemize neden oluyorsa, Streptococcus pneumonia, mycoplasma pneumonia gibi atipik bir bakteri ya da kla- midya pneumonia öncelikle göz önünde bulundurmam>z gereken ve antimikrobial tedaviye karar verirken düflünmemiz gereken patojenler olarak öne ç>karlar. Balgam örne¤inin gram-boyama incelemesi de¤er- li bilgiler verebilir. rünmesi, baz> sufllar> metisiline rezistan olabilen staphylococcus au- reusun varl>¤> konusunda uyar>c>d>r. ulafl>labilir. Baz> vakalarda, flüpheli organizman>n antimikrobial ajana olan duyarl>l>¤> yüksek kesinlik derecesiyle tahmin edilebilir. Örnek verecek olursak, Streptococcus pyogenes izolatlar> penisilin G'ye duyar- l>l>¤>n> korumaktad>r. Ama di¤erlerine bakacak olursak, önceden yük- sek derecede etkinlik sahibi oldu¤u düflünülen birçok antibiyoti¤e di- renç geliflmifltir. E. coli izolatlar>n>n tmp-smx'a ve hatta florokinolona direnç gelifltirme oran> baz> merkezlerde önemli boyutlardad>r. Veri- len organizma için direnç oranlar> bölgeler aras>nda, hastaneler aras>n- da hatta ayn> hastane içindeki alanlar içinde bile farkl>l>k gösterebilir. Bu sebeple, düzenli aral>klarla güncellenen, hastaneye spesifik antibi- yotik duyarl>l>k verilerinin elde edilmesi önemlidir. Tablolar halinde sunulan bu antibiyogramlar izole edilen bakteryel patojenlerin (cinse ya da türe göre grupland>r>lm>fl) yüzde kaç>n>n test edilen antibiyoti¤e duyarl> oldu¤unu gösterir ve bu pratikte ampirik olarak uygun tedavi rejimini seçmede yard>mc>d>r. lamaya en k>sa zamanda baflvurman>n klinik sonuçlar> iyilefltirdi¤i yönünde artan say>da kan>t sunulmaktad>r. Toplum kaynakl> pnö- moni tedavisi için yay>nlanan rehberler uygun antimikrobiyal teda- vinin ilk dozunun hasta daha acil odas>ndayken uygulanmas>n> öneriyor. kültür amaçl> örnek al>nmal>d>r. Kültür sonuçlar>na göre, tan>mlanm>fl mikroorganizma ve onun antimikrobiallere olan duyarl>l>¤> tedaviyi yönlendirmekte kullan>labilir. Baz> durumlarda bu prensip önemini kaybeder. Örne¤in bakteriyel menenjitten flüphelenildi¤inde, kültür amaçl> lumbar ponksiyon yap>lmas>n>n mümkün olmad>¤> bir durum- tirilmemelidir. Bu tür durumlarda lumber ponksiyon yap>lmas> erte- lenmifl dahi olsa antibiyotik tedavisi öncesinde, kültür amaçl> kan ör- ne¤i al>nmas>, beyin omurilik s>v>s>nda üreyen organizmay> s>kl>kla aç>¤a ç>karabilir. de temeli oluflturur. Ampirik olarak kullan>lan antibiyotikler s>kl>kla tedavinin devam> için de uygun olabilir, ve ayn> flekilde devam edile- bilir. Di¤er durumlarda, tan>mlama ve duyarl>l>k testleri sonuçlar>yla, daha dar spektrumlu, daha iyi tolere edilebilen ve daha ucuz antimik- robiyaller seçilebilir. Testler sonucunda, ampirik rejimin tedavi etmek- te yetersiz kald>¤> patojenler saptan>rsa, anti-infektif tedavi yeni ajan- lar eklenerek ya da varolan ajan de¤ifltirilerek geniflletilebilir. amaçlan>r. S. pyogenes'in penisilin G'ye duyarl>l>¤>n> ölçmek gerek- medi¤i halde baz> sufllar>n>n makrolidlere ve di¤er antimikrobiyallere dirençli olmas> ve ilaca tahammül edemeyen hastalarda alternatif ajan- lar>n denenebilmesi için, bafllang>çta duyarl>l>k örneklemesini genifl tutmak faydal> olabilir. Antibiyoti¤in etkinli¤i yüksek bir güvenilirlik- le öngörülebiliyor olsa dahi, duyarl>l>k testleri hala yararl>d>r. Örne- ¤in, yüzlerce izolat> inceleyen sürveyans çal>flmalar>, vankomisin ve li- nezolidin klinik örneklerden elde edilen hemen hemen bütün S.aure- us sufllar>n> inhibe etti¤ini göstermifltir. da bu ajanlar> test etmek makul görünmeyebilir, fakat nadir de olsa bu ajanlara dirençli izolatlarla karfl>lafl>lmaktad>r. Bunlar> tespit etmek epidemiyolojik aç>dan ve tedavi aç>s>ndan avantajl> olacakt>r. Vanko- misin ve linezolidden daha s>k kullan>lan ajanlara olan duyarl>l>¤> be- lirlemek ise, daha ucuz ve daha uygun bir tedavi yolu çizmeyi müm- kün k>lar. Bir ya da iki antibiyotik s>n>f>n>n yo¤un kullan>m>n> önle- mekle, klinisyen bu de¤erli antimikrobiallere direnç geliflimini en aza indirir. den antimikrobiallerin test edilmesi nihai tedaviye karar vermede esast>r. Bu tetkik özellikle gram negatif bakteriler için önemlidir. Ente- robakter ailesinde s>k kullan>lan ajanlara direnç gelifltiren birçok orga- nizma izole edilmifltir. Ayaktan tedavi gören hastalarda bile saptana- bilmektedir ve önceden yayg>n olarak aktif oldu¤u düflünülen 3. ku- flak sefalosporin, florokinolon ve aminoglikozid gibi ajanlar art>k eski- si kadar güven vermemektedir. Pseudomonas aeruginosa, Acinetobacter baumanii ve Stenotrophomonas maltophilia gibi türlerin dirençli izolatlar> ise, ilaç rezistans>n>n daha da düflündürücü problemleriyle karfl>lafl>l- mas>na neden olur. klinik mikrobioloji laboratuarlar>nda kullan>lan testler temelde 3 gru- ba ayr>l>r: Seri dilüsyon testi, disk diffüzyon testi, gradyent diffüzyon testi. Minimal inhibitör konsantrasyon, test edilen antibiyoti¤in mikro- organizman>n üremesini inhibe eden en düflük dozunu ifade eder. mifl say>da mikroorganizman>n ekimi yap>l>r. 35-36 C'de, belirlenmifl sürede (genellikle 16-24 saat) inkübasyon sonras> dizi halindeki agar veya broth besiyerleri mikroorganizma üremesi aç>s>ndan, içinde an- tibiyotik bulunmayan kontrol besiyeriyle karfl>laflt>rmal> olarak ince- lenir. Direk inspeksiyonla agardaki koloni oluflumunu veya broth be- siyerindeki bulan>kl>¤>n oluflumunu engelleyen en düflük konsan- trasyon (MIC) belirlenir. Bu metodda yap>lan düzenlemeler, ifllem- deki birçok aflaman>n otomasyonuna izin vermifl ve testin verimlili¤i artm>flt>r. |