background image
Bakteri ekimi yap>lm>fl yüzey incelenir. robiyal diskten etrafa yay>l>r ve konsantrasyona ba¤>ml> olarak mikro-
organizman>n üremesini inhibe eder. Belirlenmifl süre sonras>nda,
disk etraf>ndaki üremenin inhibe oldu¤u bölge ölçülür. Bu metodla
MIC de¤eri do¤rudan elde edilemez. Ama eldeki veriler MIC de¤eri
ile inhibisyon zonlar> aras>nda korelasyon oldu¤unu do¤rulamakta-
d>r. De¤erlendirilen alan mikroorganizman>n test edilen ajana olan
duyarl>l>¤>n> öngörmede kullan>l>r.
Gradyent difüzyon metodu, disk difüzyon metoduna benzerdir.
Farkl> olarak belirli konsantrasyonda antimikrobial içeren yuvarlak
disk kullanmak yerine, uzunlu¤u boyunca de¤iflik konsantrasyonlar-
da antibiyotik içeren striplerin kullan>ld>¤> bir yöntemdir. Strip, test
edilecek mikroorganizman>n inoküle edildi¤i agar taba¤>na yerlefltiri-
lir, sonra inkubasyona b>rak>l>r. Direk inspeksiyonla, inhibisyon zonu-
nun stripi kesti¤i nokta (stripte aral>kl> olarak MIC de¤erlerine karfl>l>k
gelecek de¤erler iflaretlenmifltir), do¤rudan MIC de¤erini tayin etmeyi
sa¤lar.
Duyarl>l>k çal>flmalar>n> gerçeklefltirmek ve sonuçlar>n> aç>kla-
mak için, test edilecek mikroorganizmay> tan>mlamak gerekir. Mik-
roorganizman>n do¤as> test için hangi antibiyotiklerin kullan>laca¤>-
na karar vermede yol göstericidir. Örne¤in gram-pozitif bakteriler
için haz>rlanan mikrodilüsyon panelleri oksasilin ve vankomisin gibi
ajanlar> içerebilir ki bunlar>n kullan>m> gram-negatif bakteri çal>flma-
lar>nda yersizdir. Mikroorganizmay> tan>mlamak ayn> zamanda, öl-
çülmüfl olan MIC de¤erini veya inhibisyon zon çap>n> "duyarl>","or-
ta duyarl>" veya "dirençli" fleklinde yorumlayabilmeye izin verir.
Bunu aç>klayacak olursak, Enterokok penisiline duyarl> diyebilmek
için, MIC de¤eri 8g/ml veya alt>nda olmal>d>r. Viridans streptokok-
lar için ise bu de¤er 0.12 g/ml dir. K>sa zincirler halinde üreyen bir
gram -pozitif koka ait MIC de¤erinin 2 g/ml oldu¤unu bilmemiz,
organizma tan>mlanmad>¤> sürece, duyarl>l>k konusunda yorum ya-
pabilmemizi sa¤lamaz.
Tam bir geçerlilik sa¤lamak için bazen ek testler gerekli olabilir.
Oksasilin duyarl> S. aureus, penisilinaz üretimi aç>s>ndan test edilebilir
ve penisilin G'ye olan duyarl>l>¤> gözden geçirilebilir. Eritromisin di-
rençli, klindamisin duyarl> S. aureus için, klindamisin sonucunu aç>k-
lamadan önce do¤rulu¤unu desteklemek amac>yla D-zone testi yap>-
labilir. Pozitif D-zone testi (klindamisin etraf>ndaki inhibisyon zonu-
nun, eritromisin diskine bakan yüzünde küntleflme olur) erm genleri-
nin varl>¤>n> gösterir. Bu genler, klindamisine direnç gelifltirme potan-
siyeli olan ribozomal metilaz> kodlarlar ve genellikle eksprese olmaz-
lar çünkü klindamisin bu rezistans>n zay>f bir uyar>c>s>d>r (eritromisin
tam tersi, iyi bir uyar>c>d>r). Fakat tedavi boyunca meydana gelen mu-
tasyonlar, metilaz üretimine neden olabilir ve sonuç olarak klindami-
sin rezistans> ortaya ç>kabilir. Erm geni sahibi stafilokoklarla meydana
gelen infeksiyonlarda bu ilaç kullan>ld>¤>nda, tedavinin baflar>s>z olma
riski artar.
E. coli ve Klebsiella uygun konsantrasyonda
-laktam kullan>m>
alt>nda inhibe olmuyorsa, genifllemifl spektrumlu
-laktamaz
(ESBLs) varl>¤>n> göstermek için test yapma endikasyonu do¤ar.
Testler bize ESBLs varl>¤>n> gösterdi¤inde sefalosporinler için direk
duyarl>l>k testlerini hesaba katmaks>z>n, sefalosporinlere de "direnç-
li" kabul edilir. Çünkü bu durumda, bu ajanlar için "duyarl>" fleklin-
deki sonuçlar yan>lt>c> olabilir. Esas itibariyle, rezistans genleri ve
onlar>n ürünlerini göstermeye yarayan testler, fenotipik rezistans
testlerinin yerine kullan>labilir. Bu testler saatlerce inkübasyon ge-
rektiren inhibisyon testlerine göre, daha h>zl> yan>t verirler. Fakat,
günümüzde Mec A geninin veya onun ürünü olan penicilin-binding
protein 2a'n>n saptanmas> için (metisilin rezistans>n> saptamak ama-
c>yla) yap>lan testler d>fl>nda, bu testler yayg>n olarak kabul edilmifl
de¤ildir.
Bakterisidal Aktivite
Baz> durumlarda, patojen mikroorganizmalar> öldüren antibiyotik
tedavisi mikroorganizman>n sadece üremesini durduran alternatif bir
tedavi rejimine tercih edilir. Bakterisidal aktivite menenjit ve endokar-
dit tedavisinde tercih edilir. Çünkü bu bölgelerde konak yan>t> yeter-
sizdir ve bakteriostatik bir tedavi rejimi zay>f kal>r. da bakterisidal aktiviteyi ölçen testler gelifltirilmifltir. Bu testler MIC
de¤erini ölçmek için kullan>lan broth dilüsyon testinin modifikasyo-
nuyla ortaya ç>km>flt>r. Örneklerin yeri çeflitli zamanlarda de¤ifltirilir
ve antibiyotiksiz bir alana al>n>r. Bu antibiyotiksiz alanda inkubasyon,
antibiyotik taraf>ndan üremesi durdurulmufl fakat öldürülmemifl bak-
terinin üremesine izin verir. E¤er antibiyotiksiz alanda üreme olmaz-
sa, bakteri öldürülmüfl demektir ve MIC de¤eri de saptanabilir.
Bakterisidal aktiviteyi gösteren di¤er bir test zaman-ölüm e¤risi
metodudur. Bu yöntemde, ayn> özelliklere sahip broth besiyerindeki
kültürlerin herbiri belirli konsantrasyonda antibiyoti¤e maruz b>rak>-
l>r. Kararlaflt>r>lan zamanda inkübasyondaki kültürlerin antibiyotiksiz
ortama ekimi yap>l>r. Canl>l>¤>n> koruyan bakterilerin say>m> yap>l>r.
Bakterisidal aktivite genellikle, koloni oluflturmufl birimlerin (colony-
forming unit-CFU) say>s>nda %99.9 azalma olarak tan>mlan>r. Bu ino-
külüm yo¤unlu¤uyla ve genellikle 20 ila 24 saat olan belirlenmifl inkü-
basyon süresiyle iliflkilidir.
Bir antibiyotik rejiminin bakterisidal aktivitesini tayin etmek teo-
rik olarak yararl> olsa da, klinikte bu testler afla¤>daki nedenlerden
ötürü nadir olarak kullan>l>rlar. Birincisi bu testler zahmetli testlerdir.
lan çeflitli metod
ve kriterler ile birbiri ile çeliflen sonuçlar ortaya ç>kabilir. Üçüncüsü in
vitro testlerle ölçülen bakterisidal aktivite ile, gözlemlenen klinik so-
nuçlar aras>nda yeterli bir korelasyon yoktur.
UYGUN ANTTEDAV
Patojenik mikroorganizman>n in vitro ortamda bir antibiyoti¤e
duyarl> oldu¤unun gösterilmesi, o ilaçla yapaca¤>m>z tedavinin bafla-
r>l> olaca¤> konusunda bize garanti vermez. Antimikrobiyal infeksiyon
alan>na yeterli konsantrasyonda ulaflmal>d>r ki bu genellikle MIC de-
¤erinin birkaç kat> olarak kabul edilir ve o alanda aktivite göstermeli-
dir. Baz> antibiyotikler ve antimikrobiyaller için, bu flartlar kolayl>kla
karfl>lanamaz.
Birçok antibiyotik serebrospinal s>v>ya yeterli ölçüde penetre ola-
maz ve bu durum onlar>n eriflkinlerdeki bakteriyel menenjitte kullan>l-
malar>n> engeller. ler ve aminoglikozidler subaraknoid aral>¤a, tedavide primer ajan ola-
rak kullan>labilecek kadar iyi ölçüde geçmezler. Gram (-) menenjit te-
davisinde aminoglikozidler intratekal veya intraventriküler olarak
kullan>lm>flt>r. Fakat genifl aktiviteye, yüksek potense ve makul penet-
rasyona sahip yeni
-laktamlar daha büyük avantaj sunar.
Baz> durumlarda, antimikrobiyal infeksiyon alan>na penetre olabi-
lir fakat lokal faktörler taraf>ndan inaktive edilebilir. Örne¤in dapto-
misin surfaktanla etkileflim sonucu inaktive olur ve bu yüzden in vit-
ro çal>flmalarda S. pneumonia izolatlar>na karfl> yüksek aktivite göster-
di¤i halde tedavide tercih edilmez. Antibiyotikler ayn> zamanda apse
oluflumuyla ortaya ç>kan hücresel debris veya makromoleküller tara-
f>ndan inhibe edilebilirler. Ortamdaki azalm>fl oksijen bas>nc> ve dü-
flük pH dolay>s>yla azalm>fl potens sergileyebilirler. Aminoglikozidler,
klindamisin ve eritromisin asit pH da, alkali veya nötr ortamda oldu-
¤undan çok daha az aktiftir. Ayr>ca aminoglikozidlerin hücre içine ge-
çifli, aerobik bir ortam gerektirir. Apse içinde buluna çok say>da mik-
roorganizma antibiyoti¤i inaktive etmeye yeterli olacak konsantras-
yonda
-laktamaz üretebilir. Bütün bu faktörler, antibiyotik tedavisine
ek olarak büyük apselerin drene edilmesi için gerekçe oluflturur.
Eklem protezleri, kardiyak pacemakerlar ve prostetik kalp kapak-
lar> gibi yabanc> cisimlerle ilgili bakteriyel infeksiyonlar> eradike et-
mek, o cisimleri vücuttan ç>karmad>kça mümkün olmayabilir. Bunun
nedeni tam olarak anlafl>lamam>flt>r, fakat bilindi¤i kadar>yla ekstrasel-
lüler matriks içerisindeki bakteri taraf>ndan oluflturulan biofilm, ya-
banc> materyale yap>flmay> sa¤lar. Önceleri, ekstrasellüler matriksin
antibiyoti¤in invaze mikroorganizmaya ulaflmas>n> engelledi¤i düflü-
nülmüfl ve bu mekanizma biofilm-iliflkili bakterileri eradike etmedeki
güçlü¤ü aç>klamada kullan>lm>flt>r. Son çal>flmalar ise ekstrasellüler
matriksin antibiyoti¤in penetrasyonunda minimal gecikmeye neden
oldu¤unu göstermifltir. Biofilmden ar>nd>r>lm>fl mikroorganizmalar,
ayn> tür mikroorganizman>n planktonik halinden metabolik olarak
Bölüm 301
Anti-
2106
K>s>m XXIII
klar>